Lisanslı ve Geniş Yetkili Aracı Kurum - Lisans No: G-039 (398)
Cumhuriyetimizin 100. Yılı Kutlu Olsun

OPEC Kararı Ardından Petrolü Neler Bekliyor?

05 Aralık 2016 Umut Tuncer- Uluslararası Piyasalar Müdür Yardımcısı

Petrol arz – talebindeki denge, 2014 ortasında arzın bollaşmasıyla birlikte bozularak enerji piyasasını derinden etkilemişti. Petrol fiyatı 100 Doların üzerinde gerçekleştirdiği serbest düşüşte ABD tipi ham petrolde 26, Brent petrolde ise 27 Doları gördü. 2016 yılında başlayan toparlanma ise özellikle 50 Dolar bölgesiyle sınırlanan denemeler şeklinde gerçekleşmişti.

OPEC kararı ve etkisi

Dünyanın kurum bazında en büyük petrol üreticisi Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü, yani OPEC.

1

Kaynak: OPEC


Yukarıdaki tabloda OPEC’in, küresel petrol arz – talep dengesindeki hassas önemi görülebilir. 2016 3. Çeyrekte toplam petrol talebi 95,1 milyon varil. OPEC dışı örgütlerin üretimi ise 62,1 milyon varil. Arada 33 milyon varillik bir boşluk oluşurken, ilgili dönemde OPEC 33,3 milyon varillik üretimle bu boşluğu kapatan taraf oldu. Ülke bazında üretim kararı vererek tek başına bütçesini etkilemek oldukça zor bir seçenek. Dolayısıyla arzı etkileyebilecek yegane kurumların başında OPEC geliyor.

Yukarıdaki resim ile birlikte uzun süre 30 Kasım’da gerçekleşecek resmi OPEC toplantısı beklendi. Toplantı öncesinde günlerce süren açıklamalar, toplantı gününde de devam etti ve petrol fiyatlarını da ciddi ölçüde etkiledi. Nihayet toplantı sonrasında resmi açıklamalarla birlikte somut sonuçlar elde etmeyi başardık.

Toplantı sonrası yapılan açıklamalarda OPEC üretiminde tavanın 1 Ocak 2017 itibariyle 32,5 milyon olarak belirlendiği ifade edildi.

2

Kaynak: OPEC


Ekim ayı üretim rakamları baz alındığında bu kararın uygulanması, OPEC’in üretimini 1,2 milyon varil civarında indirmesi anlamına geliyor. Önümüzdeki günlerde OPEC dışı üreticilerle gerçekleştirilecek temaslarla birlikte daha net bir tablo karşımıza çıkabilir. Şu ana kadar Örgüt dışında Rusya’nın kesintiye 300 bin varil/gün üretim kısıntısıyla birlikte destek çıkması ağırlık kazanan gelişmeler arasında. Dolayısıyla (şu ana kadar) toplamda günlük 1,5 milyon varillik bir kesinti planlaması mevcut.

Petrol fiyatı OPEC kararları ardından etkili bir yükseliş sağladı ve 50 Dolar üzerine yerleşmeyi başardı. Peki yükselişin önünü kesme veya yükselişi zayıflatma potansiyeline sahip gelişmeler neler olabilir? Örneğin;

    • OPEC kesintisi yeterli olabilecek mi?

 

    • Kota kararı ne zamana kadar ve ne kadar sağlıklı uygulanacak

 

    • OPEC dışı üreticiler artan karlılıklara karşı nasıl bir tutum sergileyecek?

 

    • Petrol piyasasındaki dengeyi sağlayacak diğer kutup olan talep tarafı önümüzdeki süreçte yükselişi destekleyecek mi?



ABD tehdidi

3

Kaynak: OPEC

 

4

 

Kaynak: www.tradingeconomics.com ve ABD Enerji Bilgi Dairesi


Yukarıda iki grafik yer alıyor. Birincisi OPEC’in rakamları, ikincisi ABD Enerji Bilgi Dairesi’nin sağladığı bilgilerle oluşturulmuş tablolar. İlkinde toplam petrol üretiminin neredeyse 13 milyon varil/güne ulaştığını görüyoruz. Bunun neredeyse yarıya varan kısmı ise yeni teknolojilerle (hidrolik – yatay sondaj gibi) sağlandığını görüyoruz. Enerji Bilgi Dairesi’nin verdiği geleneksel yöntemle gerçekleştirilen petrol üretimi ise günlük 9 milyon varilin altında.

ABD geleneksel olmayan yöntemler dahil edilmeden, Ekim ayı rakamlarına göre dünyanın en çok petrol üreten üçüncü ülkesi. Geleneksel olmayan yöntemlerle ise açık ara birinci üretici haline geliyor. İşin petrol fiyatı için olumsuz yanı ise, petrol fiyatının henüz çok tatmin edici olmadığı dönemlerde bile yeni teknolojilerin geleneksel yöntemlere kafa tutabilecek şekilde agresif ilerleyişi. Aşağıdaki grafikte bu durum incelenebilir.

5

Kaynak: Baker Hughes ve ABD Enerji Bilgi Dairesi (EIA)


Grafikte solda ABD sondaj kuyusu sayısını görüyoruz. Baker Hughes bu rakamları her hafta yayınlıyor. Bu rakamlar özellikle 2009 yılında 180 civarındayken, 2014 ortasında 1500’e çıktı. Bu gelişmenin de etkili olduğu petrol krizinde sert düşüşler meydana geldi. Sondaj kuyuları maliyetlerini karşılamadığı için her ne kadar pasif halde tutulsa da, son dönemde 50 Doların da altında oluşan denge, kuyu sayısında toparlanmayı destekledi. Yükselen fiyat, bu rakamın da tekrar artması için iştah açıcı olabilir.

Agresif kısım ise yatay kazılardaki değişimde. Sondaj kuyusu sayısının, petrol fiyatı eşliğinde düşüş yaşadığı süreçte yeni teknolojiyle yapılan sondajlarda ciddi ölçüde artış meydana geldi. Bu rakam sadece ABD’deki iç rekabeti değil, küresel petrol arzını kontrolden çıkarabilecek faktörler arasında yer alabilir.

6

Kaynak: ABD Enerji Bilgi Dairesi (EIA)


ABD stok rakamları her hafta açıklanarak fiyatları hareketlendirme özelliğine sahip. Fakat kısa vadede oluşturduğu hareketlilik ve son dönemde yaşadığı geri çekilme bir yana, toplam stoklar hala tarihi zirveye yakın seyrediyor. OPEC kararı sonrası ABD’nin ithalat rakamlarındaki değişimler, iç üretimin teşvik edilip edilmemesi gibi faktörler stok rakamları üzerinde etkili olabilir.

Şu ana kadar OPEC kararı ve yükselişine devam edebilecek petrol için en önemli sorunlardan birini gördük. Fakat potansiyel tehlikeler ABD ile bitmiyor.

OPEC kararı ardından

OPEC üretimini 1 Ocak 2017’den itibaren 32,5 milyon varil/gün ile sınırlandırma konusunda anlaştı. Açıklamalara göre anlaşmanın üye ülkelerde uygulanıp uygulanmadığını kontrol için bir komite de oluşturulacak. Bunun denetimin geçtiğimiz tarihlerde oldukça zor olduğunu gördüğümüz Örgüt için bir çözüm olup olmayacağı merak konusu. Bu konudaki tek sorun burada da bitmiyor. ABD’nin durumundan bahsettik. Fakat Rusya, İran ve Irak anlaşma öncesi en çok çatlak sesi çıkaran ülkelerdi. Dolayısıyla anlaşmanın sağlanmasına rağmen ne kadar süreyle uygulanacağı, yeni bir karar alınıp alınmayacağı önümüzdeki dönemde gündeme gelebilir. ABD’nin yükselen fiyatlardan bol üretimle yararlanırken, bütçe sıkıntısı çeken Rusya ve Suudi Arabistan’ın (bu bölüm jeopolitik başlık olarak izlenebilir) buna ne kadar göz yumabileceği merak konusu.

Talep kanadı desteğini sürdürecek mi?

Yukarıdaki tehditlerin olmadığını ve talep dışındaki tüm değişkenlerin sabit olduğunu düşünelim. Yani OPEC anlaşmayı sağlık şekilde uyguladı, ABD üretimi bu seviyelerde sabit kaldı ve ülke dışından katılım Rusya ile devam edecek. Konuya devam edebilmek için Uluslararası Enerji Ajansı’nın bir tablosuna başvurmamız gerekiyor.

7

Kaynak: Uluslararası Enerji Ajansı (IEA)


Küresel petrol talebi ve tahminlerini tabloda görebiliriz. 2015 yılında petrol fiyatının düşüşüne devam eden süreçte bile petrol talep artış oranının 2% ve üzerine çıktığını görüyoruz. 2017 ilk çeyreğinden itibaren talepte beklenen artışın ise 1,2 – 1,3% düzeyinde olması bekleniyor. Bu durum pozitif veya negatif yönde değişebilir, beklentiyle aynı da gerçekleşebilir. Fakat şu anki beklentilerin iç açıcı olmadığını söyleyebiliriz.

Talep için önemli göstergelerden biri Çin.8

Kaynak: www.tradingeconomics – Çin Ulusal İstatistik Bürosu


Çin büyümesine baktığımızda ise neredeyse 2008 krizi seviyelerine yaklaşan oranlar görüyoruz. Dolayısıyla kısa – orta vadeli görünümde esnekliğinin az olması nedeniyle talep tarafının etkisi düşük olsa da, bu tabloyu da takip etmekte fayda var.


Özetle OPEC kararı petrol piyasasının toparlanması açısından önemli bir adımdı. Fakat bu adımın etkilerinin kalıcı olabilmesi özellikle OPEC dışı üreticilerin tutumuyla yakından ilişkili olabilir. Öte yandan ABD tarafında üretim politikalarının da petrol fiyatlarının yükselişinde önemli bir rol oynamasın beklenmektedir.

GCM YATIRIM sizin için hazır! Yatırıma başlamaya hazır mısınız?
Yardıma mı ihtiyacınız var? Müşteri temsilcimize merhaba deyin!
Web sitemizi ziyaret eden kullanıcılara mümkün olan en iyi yatırım deneyimini sunabilmek için çerezler (cookieler) kullanmaktayız. Çerez politikalarımızın detaylarına buradan ulaşabilirsiniz.