Lisanslı ve Geniş Yetkili Aracı Kurum - Lisans No: G-039 (398)

Petrol Dinamiklerinde Son Durum

21 Mart 2018 Umut Tuncer- Uluslararası Piyasalar Müdür Yardımcısı
Petrol fiyatları 2014 ortasından itibaren arzın aşırı artışının oluşturduğu gerilimin artmasıyla birlikte kopma noktasına geldi. 100 Dolar üzerinde seyreden petrol fiyatları, talebin arzı karşılayamaması ardından serbest düşüşle birlikte 30 Dolar altına kadar geriledi.

Düşün tek nedeni geleneksel yöntemle çıkarılan petrolün artışı değildi. Yatay kazı yöntemlerinin geliştirilmesinin yanı sıra kaya petrolü teknolojisinin uygulanmasındaki artış arzın daha da agresif şekilde ilerlemesine neden oldu.

1

Neyse ki petrol fiyatındaki düşüş, aşırılaşan kuyu sayısında maliyetlerin artışıyla birlikte azalmaya neden oldu. Bu süreçte onlarca petrol şirketi kapandı. Büyük şirketlerin fon ihtiyacı bankacılık sektörünü destekleyerek borsalarda şok etkisini azalttı, petrol gelirine bağlı ekonomiler bütçelerini bu gelişmeye bağlı olarak ayarlamaya çalıştı.

2

OPEC ve OPEC dışı bazı üretici ülkelerin katılımıyla sağlanan üretim kotası anlaşması küresel petrol stoklarının 5 yıllık ortalamaya yaklaşma çabasını somutlaştırmasıyla birlikte petrol fiyatlarında toparlanma sağlandı. Mart ayı itibariyle serbest düşüş olarak adlandırdığımız kayıpların yarısı geri alındı.

Ancak ilk grafikte görüleceği üzere, sondaj yapılan kuyu sayısı da fiyattaki canlanmaya uyumlu şekilde arttı. Fakat sorun tam da bu aşamada başlıyor.

3

Aktif sondaj kuyusu sayısı 2014 yılının henüz yarısı kadar olmasına karşın, ABD ham petrol üretimi 1970 yılından bu yana en yüksek seviyede. İlk iki grafikte görülen uyum bu grafikte görülemiyor. Çünkü ABD üreticileri fiyat hareketlerinden bağımsız ve esnek hareketlerini sürdürüyor.

Teknik kısmına baktığımızda ise, henüz 800 – 900 bölgesinde bulunan kuyu sayısının oldukça etkili şekilde artan kuyu verimliliğiyle birlikte mevcut üretim rakamlarına ulaşmayı başardığını görüyoruz. Aşağıda ABD Enerji Bilgi Dairesi tarafından paylaşılan grafik bu durumu net şekilde gösteriyor.

4

Bu aşamada Trump’ın ithalat vergilerine müdahale ederek bir “ticaret savaşı” oluşturduğu eleştirileri petrol konusunda da gündeme gelebilir. Çünkü ABD’nin petrol ihracat yasağının yakın zamanda kalkması ve petrol üretiminde bu kadar agresif bir politika izlenmesi, akla ister istemez pazarı ele geçirme çabalarını getiriyor.

Her ne kadar kurumların, özellikle de üretici örgütlerin “tahmin” rakamları oldukça büyük sapmalarla güvenilirliğini azaltsa da, OPEC bile Mart ayı raporunda arzın tekrar tehlikeli hale gelebileceğini işaret ediyor.

5

OPEC Mart ayı raporunda paylaşılan bu grafik de birçok şeyi anlatıyor. Kuyu sayısı başta belirttiğimiz üzere gerek tarihsel aralıkta görülen yüksek seviyelerin, gerekse ortalamanın altında. Yani yükselen fiyata bağlı olarak artabilecek üretim faktörü ve mevcut üretim kapasitesi çok daha fazla. Bu duruma rağmen petrol üretimi günlük 10 milyon varilin üzerinde seyrediyor.

Temel dinamikler her ne kadar tehlike çanları çalsa da, fiyatlarda yükseliş eğilimi sürüyor. Bunda en büyük pay üretim kotası anlaşmasıyken, jeopolitik gelişmeler ve geçici faktörler de şu ana kadar yükselişleri destekler nitelikte oldu. Ancak mevcut rakamların somut bir durum olduğu unutulmamalı. Dolayısıyla, özellikle petrol piyasasına ilişkin işlemlerle yükseliş yönlü senaryolarda risk yönetiminin çok daha dikkatli şekilde uygulanmasında fayda var.
GCM YATIRIM sizin için hazır! Yatırıma başlamaya hazır mısınız?
Yardıma mı ihtiyacınız var? Müşteri temsilcimize merhaba deyin!
Web sitemizi ziyaret eden kullanıcılara mümkün olan en iyi yatırım deneyimini sunabilmek için çerezler (cookieler) kullanmaktayız. Çerez politikalarımızın detaylarına buradan ulaşabilirsiniz.