Lisanslı ve Geniş Yetkili Aracı Kurum - Lisans No: G-039 (398)
Cumhuriyetimizin 100. Yılı Kutlu Olsun

3. Çeyrek Bilançolarında Öne Çıkabilecek Hisseler

17 Ekim 2018 Gcm Yatırım- GCM Yatırım Menkul Değerler
Borsa İstanbul'da işlem gören şirketler 2018 yılı 3.çeyrek dönem bilançolarını önümüzdeki haftadan itibaren açıklamaya başlayacaklar. Şirketlerin konsolide olmayan bilançoları için son tarih 30 Ekim Salı, konsolide bilançoları için 9 Kasım Cuma’dır. Bankalar ise konsolide ve konsolide olmayan bilançolarını 19 Kasım kadar gönderebilecek.

Üçüncü çeyrekte, özellikle Ağustos ayında ve Eylül başında yaşanan kur artışı etkileri biraz daha kayda değer şekilde hissedilebilir. Bu durum elbette döviz açığı olan şirketleri olumsuz etkileyecek,  döviz fazlası olan şirketlerin finansman pozisyonlarını olumlu etkileyecektir. Tabii TL sadece USD’ye karşı değil, EUR, JPY gibi diğer kurlara karşı da değer kaybettiği için döviz açık pozisyonunun içeriğine göre farklı şekilde etkilenmeler olacaktır.

Bu dönem;

  • ihracat ile döviz girdisi sağlayan,

  • artan maliyetleri fiyatlara yansıtan ve buna rağmen talep sorunu yaşamayan,

  • döviz kuru pozisyonu güvende olan şirketler açısından daha olumlu geçmiş olabilir.


Özellikle döviz varlığı olan şirketler açısından kur farkı gelirleri çerçevesinde artan FX kurlarının etkisiyle kur farkı geliri yazılabilir. Döviz açık pozisyonları olan şirketler ise tam aksine, kur farkı giderlerinden olumsuz etkileneceklerdir.

Diğer bir faktör de faiz maliyetleri olacaktır. Artan faizlerin etkisiyle, faiz hassasiyeti yüksek olan sektörler, daralan kredi talebinden olumsuz etkilenebilirler. Bu durum karlılıkları sınırlayacaktır. İç piyasada döviz kurlarına bağlı olarak artan fiyatların etkisini de muhtemelen göreceğiz, yani yurtiçi satışlar azalan satın alma gücü ve tüketici güveninden olumsuz etkilenebilir.

  • Operasyonel verimliliğin güçlülüğü çerçevesinde demir çelik sektörüne olumlu bakıyoruz, nitekim ilk yarıdaki karlılık görünümü de oldukça olumluydu. Fiyatlama politikasını da maliyetlerdeki ve kurlardaki artışlara endeksleyen demir çelik sektörünün durumu genel olarak iyi… Erdemir’i bu kapsamda genel olarak beğeniyoruz.

  • Petrokimya tarafında da ikinci çeyrekte sonuçlar beklenenden daha iyi açıklandı, özellikle Petkim maliyet artışlarını fiyatlarına yansıtması ve projelerinin katma değer yaratmasıyla beğendiğimiz şirketlerden oldu. Bu durumu üçüncü çeyrekte de devam ettirebilir.

  • Döviz fazlası olan cam sektörü, ilk yarı bilançosu beklenenden daha iyi olan Petkim, USD cinsinden bilanço tutan Erdemir olumlu anlamda öne çıkabilirler. Döviz pozisyonunun artıda olması itibariyle cam sektörünü ve Şişecam grubu şirketlerini de beğeniyoruz.

  • Havacılık sektörü gelen trafik verileri ve iyi geçen turizm sezonu itibariyle iyi durumda, doluluk oranları rekor seviyelere yakın… 3. Havalimanı beklentileri de sektör açısından pozitiflik oluşturmaktadır.


Bu dönemde, yüksek faiz ve kur ortamı özellikle faiz hassasiyeti yüksek olan otomotiv, beyaz eşya, konut ve bağıl sektörler ile dayanıklı tüketim gibi sektörleri olumsuz etkiledi. Otomotivde ve dayanıklı tüketim mallarında aynı zamanda satış fiyatlarının döviz kuruna bağlı artmasının da etkisi piyasada daralmaya yol açtı, çünkü bir taraftan da bireylerin satın alma gücü düştü. Faizlerdeki artış ile beraber kredili satışlar da çok azaldı. Ağustos ayında yaşanan TL değer kaybının etkilerini bu sektörlerde 9 aylık bilançolarda görebiliriz.

Yüksek faiz ortamında artan TL maliyetleri çerçevesinde özellikle kredi faizlerindeki artış, kredi büyümesini yavaşlatıcı bir etkide bulunabilir. Bu çerçevede kredi mevduat makasında daralma olabilir, ki bankanın aktif kalitesi açısından negatif. Ancak temel bankacılık rasyolarının referans değerler üzerinde kalmasını bekleriz. BDDK’nın Ağustos ayı sektörel verileri karlılıkta ilk 8 ayda yıllık bazda %14,3 artışa işaret ediyor. Temmuz ve Ağustos aylarından oluşan 2 aylık dönemin net karı ise, bir önceki çeyreğin ilk 2 ayı olan Nisan ve Mayıs’a göre dönemsel bazda %8,4 azalmış. Merkez Bankası’nın Nisan ayının sonundan itibaren repo faizinde yapmış olduğu artırımlar bankaların kar marjları üzerinde sonraki çeyreklerde baskılayıcı bir etkiye sahip olmuş görünmektedir.

Kredilerin yeniden yapılandırılması sürecinde, bankacılık sektörü için başlayan mali durum tespit çalışmaları ve stres testleri, aynı zamanda TBB’nin tavsiye niteliğinde kredi vadelendirmeleri kararı bankacılık sektöründe de olumlu yansımalar buldu. Stres testi sonuçları 1-2 ay gibi bir sürede ortaya çıkar, sonrasında kredilerin yapılandırılmasına yönelik çalışmalar bankaların bilançolarını belli ölçüde rahatlatacaktır. Aynı zamanda reel sektöre de nefes aldıracaktır.

Belli bir dönem ilave risk görünmüyor, kısa dönemde gidişatı göreceğiz. Söz konusu yapılandırma çalışmaları bankaların kredi risklerini azaltmayı, reel sektörün ise uzun vadede borçlarını geri ödeme kabiliyetinin artırtılması ve böylece ekonomik aktiviteye katkı sağlamaya devam etmesini sağlamayı amaçlıyor. Hem finansal sistem, hem de reel sektör böylece rahat bir nefes alabilir. Ancak bu dönemde oluşabilecek borçlanma maliyetlerini artırıcı, özellikle dışsal ilave riskleri de değerlendirmek gerekiyor.

Tahminlerimiz: (*)

1

(*) Bilanço beklentilerimizde, tabloda olmayan şirketlerin de eklenmesiyle güncellemeler olabilir.

3. Çeyrek Bilanço Takvimi: (**)

Takvim

(**) Bilanço takvimindeki bazı tarihler tahmini olmakla beraber, değişkenlik gösterebilir. 
GCM YATIRIM sizin için hazır! Yatırıma başlamaya hazır mısınız?
Yardıma mı ihtiyacınız var? Müşteri temsilcimize merhaba deyin!
Web sitemizi ziyaret eden kullanıcılara mümkün olan en iyi yatırım deneyimini sunabilmek için çerezler (cookieler) kullanmaktayız. Çerez politikalarımızın detaylarına buradan ulaşabilirsiniz.